Halep’in HTŞ tarafından ele geçirilmesinden kısa mühlet evvel İran İhtilal Muhafızları’ndan Tuğgeneral Pourhashemi öldürüldü. General’in vefatının, resmi açıklamadaki üzere olmadığı ileri sürüldü. Bilgiyi aktaran İran’da uzun mühlet gazetecilik yapan Yakup Arslan.
Arslan’ın paylaşımının akabinde, olay Arap ve Fars basınında haberleştirildi. Buna nazaran gelişmeler şöyle oldu:
İRAN BASKIYI ARTIRDI
“HTŞ’nin ilerleyişi Halep’e hakikat geldiğinde, İranlı subayların da yer aldığı Suriye operasyon merkezinde hudutlar gergindi. İranlı askeri danışmanlar, Suriyeli komuta kademesine saldırıyı püskürtmeleri için baskı yapıyordu. Rusya’nın hava dayanağıyla karşı taarruz mümkün olabilirdi. Lakin Suriyeli kumandanlar, bir türlü gereken buyruğu vermiyordu.
ODAYA GİRDİ VE SİLAHI DOĞRULTTU
Bu sırada beklenmedik bir olay yaşandı. Harekat merkezindeki odaya giren bir Suriyeli general, elindeki silahı, İran İhtilal Muhafızları Ordusu’na bağlı Tuğgeneral Kioumars Pourhashemi’ye doğrulttu. İranlı general, bu kurşunların maksadı oldu ve hayatını kaybetti.
Suriyeli generalin bunu neden yaptığı, daha sonra ortaya çıktı. Suriye’deki aşiretlerden biri, bir mühlet evvel saf değiştirmişti. İranlı generali öldüren Suriyeli kumandan da o aşiretin mensubuydu.
İKİ AY EVVEL BİLDİRİLMİŞTİ
Gazeteci Arslan, X platformundan, kendisine bu bilgiyi aktaranın İranlı bir yetkili olduğunu kaydetti. Buna nazaran, İranlı yetkili, tıpkı general hakkında muhalifler ile temas kurduğuna dair bilgi ve evrakları, iki ay evvel Suriyeli makamlara aktardıklarını da ekledi.
Olay, X’teki paylaşımdan sonra Fars ve Arap internet haber sitelerinde de haber oldu.
Tuğgeneral Pourhashemi’nin mevti, resmi olarak “Halep’in batı kırsalında Suriyeli muhaliflerle çıkan çatışmada öldürüldü” diye duyuruldu. Kelam konusu olay, Suriye ordusundaki çözülmenin ne kadar derin olduğunu bir defa daha gözler önüne serdi.
İRANLI KUMANDAN: EN SON BİZ TERK ETTİK
Güney Horasan Eyaleti Ensar El İstek Kolordusu kumandanı Serdar Mahdavi, Suriye ordusunun savaşı kaybetmesi hakkında şöyle konuştu: “Suriye ülkesi, yabancılar tarafından işgal edilmek üzereydi, lakin İran İslam Cumhuriyeti yardımlarına geldi ve onları kurtardı. Suriye’de tekfircilere karşı yürütülen çabada ön cepheyi en son terk eden İhtilal Muhafızları’nın savaşlarıydı. Suriye ordusunun motivasyonları ve ruhları yoktu. Cihadın, Suriye ordusu için bir manası yoktu.”